Yarışlara fönsüz gitmem!

Yarışlara fönsüz gitmem!

26 yaşındaki Simin BıçakçıooÄŸlu, iÅŸadamı bir baba ve bankacı bir annenin kızı… Son üç yıldır, Türkiye Kadınlar Ralli ÅŸampiyonu… Erkeklerin hakim olduÄŸu sektörde, sarı saçları ve iddialı tarzıyla çok konuÅŸuluyor
1989 doÄŸumlu, sarı saçlı, havalı bir kız Simin BıçakçıoÄŸlu… Cadde kızı derler ya BaÄŸdat Caddesi’nde oturanlar için… Öyle bir kız… Kimsenin aklına bu kızın saatte 130 km hızla, uçurumların kenarında ya da daracık yollarda kelle koltukta ralli yaptığı gelmez… Koç Ãœniversitesi Ä°ngiliz Dili ve KarşılaÅŸtırmalı Edebiyat bölümünden mezun BıçakçıoÄŸlu, ralli yapmakla kalmıyor, son üç yıldır Türkiye Kadınlar Ralli Åžampiyonu oluyor… Biz de kimdir bu sarı fırtına diye kapısını çaldık… Garajında röportaj yaptık.
– GüzelliÄŸinize meraklısınız sanırım. Yarışa da böyle mi gidiyorsunuz?
– Saçımı makyajımı yaptırıp giderim yarışa. Yarışların ilk gününde fönlü, makyajlıyız ama akÅŸamında yarış bitince hiçbirinden eser kalmıyor. Bazen aracın içi 50-60 derecelere çıkıyor. Çok terliyorsunuz. Yine de yarışlarda saçımın fönünü eksik etmem. Bir kadın olarak çok dikkat çekiyorsunuz, bu da o spora ilgiyi artıyor. O kadar çok erkek destekçim var ki, ÅŸaşırıyorum. PR anlamında da çok dikkat çekici.
– O zaman baÅŸtan dinleyelim hikayeyi… Nasıl girdi hayatınıza otomobiller?
– ÇocukluÄŸumdan itibaren ailem beni sanat, spor, kültürel faaliyetlerin içinde bulundurmaya çalıştı. Sonuç olarak neyi seviyorsam ona yönlendirmeye uÄŸraşıyorlardı. Cesur ve adrenalini seven bir çocuktum. Küçüklüğümden beri birçok spor dalıyla uÄŸraÅŸtım; voleybol, tenis, binicilik, okçuluk yaptım…
– Kim keÅŸfetti arabalara meraklı olduÄŸunuzu? – Ailem keÅŸfetti. Küçükken baba kucağında araba kullanırdım. Trafikte deÄŸil ama uygun alanlarda onun kucağında araba kullanma keyfini ufak ufak almaya baÅŸladım. 15-16 yaÅŸlarıma gelince, benden büyük erkek arkadaÅŸlarımın yanında onların araba kullanışını izlemeye baÅŸladım. Meraklıydım ama spor olarak aklımın ucundan geçmiyordu. Yarış takip eden biri deÄŸildim. EÄŸlence olsun diye kartinge giderdik. Ehliyetim henüz yokken bir gün babamın arabasını kaçırdım. Ailem araba kullanma merakımı fark edince, “Ehliyetini al, seni eÄŸitime verelim, yarışlara katıl” dedi.
– Çok radikal bir teklif deÄŸil mi?
– Çok cesurlarmış. Ben de durup düşününce ÅŸaşırıyorum. Erkek çocukların aileleri bile böyle durumlarda temkinli olurken, benim ailem cesaret verdi bana… Aslında en doÄŸrusunu yaptılar, belki de ehliyetimi aldıktan sonra, eÄŸitim almadan trafikte hız denemeleri yapabilirdim. Belki daha kötü bir ÅŸeye yol açacaktı.
– Nasıl bir eÄŸitim aldınız?
– Pist yarışlarıyla baÅŸladım. Otomobilin nasıl kullanıldığını, kullanım stillerini öğrendim. Sonra yarışlara katıldım, çünkü bu iÅŸte kilometre çok önemli. Pratik yaparak kavramak daha önemli. Ä°ki yıl pistte yarıştım. Sonra farklı disiplinleri denemeye karar verdim ve ralliye bir adım olarak otokros ve tırmanmayı denedim. Ä°ki sene sonra ralliye geçtim.
– Ralli yapıyor olmanız ilgi çekti mi?
– Kız arkadaÅŸlarım ÅŸaşırıyordu. ÇoÄŸu otomobil kullanmayı daha yeni öğreniyordu. Birçok kız arkadaşıma araba kullanmayı öğrettim. Erkekler de gıptayla bakıyorlardı. Hiçbirinin belki de cesaret edip yapamadığı bir spordu. Hiç olumsuz tepki almadım. Ãœniversite hayatımın çoÄŸu okul ve garaj arasında geçti. Ders bitiyordu, ustayla ÅŸanzıman dağıtıyorduk.
– Erkeklerin egosu zedelenmiyor mu bir kadın daha iddialı araba kullanınca?
– Erkeklerin ağırlıkta olduÄŸu bir spor dalında kadın olarak onları geçmeniz rahatsızlık veriyor. Kendi aralarında konuÅŸup, iddiaya girenler oluyor, “Simin beni bu yarışta geçerse etek giyerim” diye… Etek giyen olmadı ama çok yarış kazandım erkeklere karşı…

Topu topu beş kadınız bu sporda

– Ralli zor bir spor mu?
– Çok zorlu bir spor. Çünkü doÄŸaya, zamana ve rakiplerinize karşı bir mücadele veriyorsunuz. Copilotunuzla tam bir uyum içinde, karı-koca gibi olmanız gerekiyor. Sürekli sizi sakinleÅŸtiren, komut veren kiÅŸi. Ama daha çok kadının bu sporla ilgilenmesini istiyorum.
– Kaç kadın var, sizin gibi?
– Aktif olarak yapan beÅŸ kadınız..
Bu sporla ilgilenen her kadına yardımcı olmaya çalıştım. Bu iÅŸin güzellikleri ve tatlı yanları olduÄŸu kadar zorlukları da var kadınlar için…
– Mesela?
– Bir etaptasınız ve etap arasında tuvaletiniz geldi. DaÄŸ başındasınız. Bir erkek kadar kolay deÄŸil çözüm bulmak. Erkeklerden fiziki anlamda farklıyız.
– Hiç kaza atlattınız mı?
– Gizli buzlanmayı fark etmedim ve yamaca çarptık. Ciddi bir ÅŸey deÄŸildi. Takla falan atmadım. Olsa tedirgin olur muyum, bilmiyorum.